Ülkemizde kadına yönelen şiddet, kadın cinayetleri ve kadın tecavüzleri gibi sorunlar ne yazık ki artamaya başladı. Hayatının baharındaki Başak Cengiz’in sokak ortasında vahşice katledilmesi, kadına yönelik şiddetin meşrulaştırılmasının, kadın cinayetlerine yönelik cezasızlık politikasının sonucudur.

Kadının ötekileştirildiği, dövüldüğü, öldürüldüğü günler yaşanmaktadır. Artık kadınlar samuray kılıcıyla vahşice katledilmektedir. Kadınlar, kadın olmalarında dolayı birçok ayrımcılığa ve şiddete maruz kalmaktadırlar.

Kadını eve hapseden, iş hayatında koparan, ikinci sınıf vatandaş gören, şiddet, taciz, tecavüz anlayışını ortandan kaldırmadığımız sürece ülkemiz her geçen gün kadın hakları konusunda geriye gidecektir.

Kadınlarımızı şiddete ve cinayetlere karşı koruma altına alan İstanbul Sözleşmesinden bir kararname ile çıkılması da kadın cinayetlerini artırmaktadır.

Şiddetin her türü kayıtsız, şartsız insan hakları ihlalidir ve suçtur. Artık yeter, kadın cinayetlerini durduracak yasal düzenlemeler acilen hayata geçirilmeli ve katiller en ağır şekilde cezalandırılmalıdır.

Kadın cinayetlerinin yaşamımızın bir parçası haline getirilerek normalleştirilmesine izin vermeyeceğiz ve bunun takipçi olmayı sürdüreceğiz.

Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu olarak; kadınları bu karanlık ortama mahkum edenler iyi bilmelidir ki bu vahşet onların eseridir ve Başak Cengiz’in ailesine, sevenlerine başsağlığı diliyoruz.

BİRLEŞİK KAMU-İŞ
MERKEZ YÖNETİM KURULU