İktidarın, akıl ve bilim dışı ekonomik politikalarla Türk halkının sırtına yüklediği enflasyon kamburu her geçen ay biraz daha ağırlaşıyor.  Yıllardır enflasyonu iktidarı üzmeyecek oranlarda hesapladığı iddia edilen TÜİK’in açıkladığı enflasyon oranı bile son 19 yılın zirvesini oluşturuyor.

 

2022 yılında Ocak ayında yüzde 11,10 Şubat ayında yüzde 4,81 ve Mart ayında yüzde 5,46 olmak üzere toplam yüzde 21,26 oranında enflasyon gerçekleşmiştir.

 

2022 Ocak ayında memura yüzde 7,5 maaş farkı verildi. 6 aylık enflasyon farkı olarak memura enflasyon farkı ile toplam yüzde 30,5 zam yapıldı. 

 

Üç ayın toplam enflasyon oranı yüzde 21,26 olduğuna göre memura 2022 yılında verilen yüzde 7,5’luk maaş zammı üç ayda yüzde 13,76 oranında erimiş oldu.  

 

Halkın Enflasyonu verilerine göre; en düşük emekli maaşının 2500 Türk Lirası olduğu Türkiye’de iki aylık enflasyon farkı ile emeklilerin alım gücü 2290 Türk lirasına geriledi.

 

En düşük memur maaşı ise 2022’de 6748 Türk Lirası, iki aylık enflasyon farkı ile alık gücü 567 lira azalarak, 6181 Türk lirasına geriledi.

 

TÜİK’e göre de gıda fiyatlarında son bir yılda yüzde 61,14 oranında artış yaşandı.  Üretici fiyatlarındaki yıllık artış ise yüzde 114.97’ye kadar yükseldi.

Türkiye’nin yıllık enflasyonu 175 ülkenin enflasyonunu geride bırakarak 8. sırada yer almıştır.

 

Enflasyonu Türkiye’den yüksek sadece Venezuela, Sudan, Lübnan, Suriye, Surinam, Zimbabve ve Arjantin kalmıştır.

 

Üretici fiyatlarındaki bu artış önümüzdeki aylarda tüketici fiyatlarına da yansıyacak ve enflasyon kamburu gittikçe ağırlaşacaktır.

 

İktidar, dünyanın diğer ülkelerinde yüksek oranlarda enflasyon yaşandığını ileri sürerek, enflasyonu makul göstermeye çalışmaktadır.

 

Vatandaşların büyük bir bölümü açlık riskiyle karşı karşıyadır, büyük bir kesim, devlet eliyle yapılan elektrik, doğalgaz, akaryakıt, kömür zamları yüzünden ısınma, aydınlanma, kira, ulaşım gibi zorunlu ihtiyaçlarını karşılayamaz durumdadır.

 

İktidar, sebebi olduğu enflasyona teslim olmuş durumdadır. Enflasyonla mücadele etmeyi bırakmıştır. Enflasyonla mücadele edecek yüreği olmayan iktidar, TÜİK Başkanlarını değiştirerek, fiyatları korkutarak enflasyonu yeneceğini sanmaktadır.

Enflasyon oranları Mart ayında üç haneli rakamlara ulaşmıştır. Kısa sürede önlem alınmaz ise Türk halkının ödeyeceği bedel daha da ağırlaşacaktır. 

 

Daha ilk aydan kamu çalışanlarının enflasyon farkı alma hakkı doğmuştur. Önümüzdeki aylarda bu erime kanayarak devam edecektir. Bu sonuçlara göre iktidarın Temmuz ayını beklemeden enflasyon farkından kaynaklanan kayıplar her ay enflasyon farkı olarak çalışanların maaşlarına ilave etmelidir. Çünkü başta kamu çalışanları olmak üzere tüm çalışanlar, emekliler, işsizler, hiçbir geliri olmayanlar büyük bir yoksulluk afeti yaşamaktadır.

 

Kamu çalışanlarına ve emeklilere enflasyon farkı aylık olarak ödenmeli, AKP iktidarı bir an önce akla ve bilime uygun yeni bir kur ve para politikası belirleyerek enflasyonla mücadele etmelidir.

                                                                                                         Merkez Yönetim Kurulu