Türkiye’de uzun bir direnişe dönüşen Gezi Parkı eylemlerinin 11. yıl dönümünü selamlıyoruz!

Ülkemizde Mayıs ayı sonunda başlayıp Haziran ayında da devam eden gezi eylemlerinde kaybettiğimiz gezi direnişçilerini bir kez daha saygıyla anıyoruz.

Gezi Direnişçileri; 2013 yılının 27 Mayıs’ından sonra aylarca ülkenin meydanlarına çıktı. Taksim Gezi Parkı`ndaki ağaçların kesilmemesi için başlayan ve tüm yurda eylemlerle yayılan Gezi Direnişi, en demokratik ve adaletli halk hareketiydi.

Gezi eylemleri, ülkemizin siyasal, toplumsal ve kültürel tarihinde silinemeyecek kadar derin izler bırakmıştır.

Ülkenin hemen her yerinde insanlar, parkın yıkılması ve ağaçların sökülmesine ve keyfi tutumlara  karşı tepkilerini göstermeye başladı. Siyasi iktidarın toplumun büyük bir kesimine yönelik uyguladığı kutuplaştırıcı siyasete karşı yurttaşların eşitlik, özgürlük, adalet ve demokrasi çağrısı Gezi ruhunu ortaya çıkarmıştır.

Direniş sırasında Berkin Elvan, Ali İsmail Korkmaz, Ahmet Atakan, Ethem Sarısülük, Mehmet Ayvalıtaş, Medeni Yıldırım, Abdullah Cömert ve Hasan Ferit Gedik protesto gösterilerinde yaşamlarını kaybetti.

Gezi eylemleri sırasında binlerce vatandaşımız gözaltına alındı, eylemlere katıldığı gerekçesiyle yüzlerce kişi hakkında davalar açıldı. Gezi Davasının karar duruşmasında verilen ağır ve haksız cezalar ise Türkiye Cumhuriyeti tarihine kara bir leke olarak geçti.  Haksız yere cezaevinde tutulan Can Atalay, Tayfun Kahraman, Çiğdem Mater, Mine Özerden ve Osman Kavala’nın bir an önce özgürlüklerine kavuşmalarını istiyoruz.

AKP iktidarının kentleri, doğayı ve çocuklarımızın geleceğini hedef alan kar hırsıyla yoğrulmuş politikaları halen sürmektedir.  Siyasi iktidar, başta İstanbul olmak üzere şehirlerimizdeki yeşil alanları satılacak ve pazarlanacak en iyi pasta dilimi olarak görmeye devam etmektedir.

Ülkemizde, hukuksuzluk ve keyfilik tıpkı Gezi eylemlerinin yapıldığı dönemdeki gibi devam etmektedir. Bu keyfi uygulamalar bugün sokak hayvanları üzerinde gerçekleştirilmek istenmektedir.

O günde bugün de AKP iktidarı doğayı ve canlıları yok saymıştır. İktidar, sokak hayvanlarına yönelik yapacağı düzenleme ile sokaktaki canları katletmeyi planlıyor. “Uyutma” adı altında sokak hayvanlarını öldürülmesine izin vermeyeceğiz.  Sokakta yaşayan köpekleri, kedileri, ağacı, toprağı ve insan dışındaki tüm canlıları koruyacağız. Siyasi iktidarın politikaları, insanı ve insan dışı canlıları hedef haline getirmesine izin vermeyeceğiz.

AKP iktidarı bilmektedir ki Gezi Park’ındaki tepki o parktaki ağaçlardan ibaret değildi, hükümetin dayatmacı tüm uygulamalarına karşı demokratik toplumsal bir tepkiydi.

Gezi Direnişi; ülkenin ağacına, toprağına, hayvanına, suyuna, demokrasisine, adaletine, özgürlüğüne, toplantı ve örgütlenme mücadelesine sahip çıkmaktır.

Siyasal iktidarın, tüm engellemelerine rağmen Gezi ruhunu yaşatmaya devam edeceğiz.

Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu olarak; Gezi direnişinin 11. yıl dönümünde Gezi’nin anlamına, ruhuna ve değerlerine sahip çıkıyoruz. 
MERKEZ YÖNETİM KURULU