2 Temmuz 1993 tarihinde Sivas’ta Pir Sultan Abdal Kültür Derneği tarafından organize edilen Pir Sultan Abdal Şenlikleri sırasında Madımak Oteli'nde gericiler tarafından insanlığın gözü önünde 33 yurtsever, ilerici, aydın insanımız ve 2 otel çalışanı yakılarak ya da dumandan boğularak vahşice katledildi.

Tarihimize kara bir leke olarak geçen bu katliamın 33 olan sanığı da 13 Mart 2012 tarihinde AKP iktidarı tarafından zaman aşımından aklanmıştır. Hatta eski Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, bu karar için “hayırlı olsun” diyerek memnuniyetini dile getirmişti. Bu yetmiyormuş gibi, katliam sanıklarının avukatlığını yapan ve AKP tarafından milletvekili yapılarak ödüllendirilen AKP İzmir Milletvekili Ali Aşlık, katliamdan 19 yıl sonra, meclis kürsüsünden; “Madımak’ta ölenler kadar sanıklar da masumdu” diyerek, AKP zihniyetinin gerçek gerici yüzünü bir kez daha göstermiştir.

12 Eylül faşizmi öncesi Kahramanmaraş'ta ve Çorum'da kontr-gerilla eliyle oynanan, din, mezhep ve etnik kimlik farklılıklarını körükleyerek halkı birbirine kırdırma oyunu Sivas'ta da sahneye konulmuştur. Aradan geçen onca zamana rağmen, AKP’nin 14 yıldır ülkeyi tek başına yönetmesi ve ülkemizi adım adım ortaçağ karanlığına götürmesi, ülkemizde Sivas katliamını yaratan koşulların henüz ortadan kalkmadığını, Sivas olaylarından gerekli dersin çıkarılamadığını göstermektedir.

Sivas’ta insanların diri diri yakıldığı yılın üzerinden 23 yıl geçmesine rağmen insanların adalet arayışı sürmektedir. AKP iktidarı ile birlikte Sivas davasında belirsizlik sürmektedir.  Sivas sanıklarının çoğu Avrupa’ya kaçmıştır. İktidarda olan AKP zihniyetinin “koruma kalkanı” sayesinde Avrupa’da rahat rahat elini kolunu sallayarak dolaşmaktadırlar.

Almanya,  Sivas davasının sanıklarının ülkesinde olduğu açıklamaktadır.  Ancak AKP hükümeti tek bir sanığı bile doğru düzgün Almanya’dan istememektedir.  2 Temmuz Sivas katliamıyla ilgili ana davadan ayrılan, Eren Ceylan, Murat Sonkur ve Murat Karataş hakkındaki davanın 9. duruşması Ankara 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülmesiyle ortaya çıkan gerçek, duruşmada 3 sanığın Türkiye tarafından, Almaya makamlarından usulüne uygun olarak istenmediğini ortaya çıkarmıştır.  Almanya makamlarının 12 kez gönderdiği yazılarda 8  defa Türkiye'ye sanıklar hakkında “İade istiyor musunuz, istemiyor musunuz” diye sormuş bulunmaktadır.   AKP hükümeti bu durumda Sivas katliamını ortaya çıkarılmaması için elinden geleni yapmamakta ya da katiller bir şekilde korunmaktadır.  Sivas katliamını yaptıranlar ile katilleri koruyan zihniyet aynıdır.

O gün Sivas’ta aydınlarımızı diri diri yakanların “Cumhuriyet, Sivas’ta kuruldu, Sivas’ta yıkacağız” sloganlarının atılması hiç de tesadüf değildir. İşte bu nedenle Atatürk'e ve Cumhuriyet devrimlerine saldıranlara inat, Atatürk'e ve Cumhuriyet devrimlerine sahip çıkmaya devam edeceğiz ve Sivas'ında Maraş'ında Çorum’un da hesabını soracağız.

1993 yılında Sivas'ta diri diri yakılanların ateşi, 23 yıldır yüreklerimizde yanmaya devam ediyor. Yakanları da "AK"layanları da unutmadık, unutturmayacağız!

SİVAS’IN IŞIĞI SÖNMEYECEK!
YAKANLARIDA “AK”LAYANLARI DA UNUTMAYACAĞIZ!
SİVAS’IN, MARAŞ’IN, ÇORUM’UN HESABINI SORACAĞIZ! 

BİRLEŞİK KAMU İŞ

MERKEZ YÖNETİM KURULU

(Not: Pankartın baskıya hazır halini aşağıdaki linkleri tıklayarak indirebilirsiniz.)

Sivas Katliamı İçin Hazırlanan Pankart 1

Sivas Katliamı İçin Hazırlanan Pankart 2

Sivas Katliamı İçin Hazırlanan Pankart 3